39 düzeylerinin Mg grubunda kontrol grubuna göre daha düşük olduğunu ve kalp hızı ile sistolik arter basınçlarında daha az değişiklikler görüldüğünü saptamışlardır.66 İnsanlarda nöromüsküler, otonomik ve psikolojik eksitabilite semptomları ile prezente olan nöronal hipereksitabilite sendromu, Mg kullanımı ile ortadan kalkabilmektedir. Buradaki üzerinde durulan etki mekanizmasının, katekolaminlerin depolanmasını ve salınımını engellemiş olduğu yönündedir. Ayrıca nöronal hiperekstabilite sendromunda katekolaminlerin indüklediği Mg kaybı ve yumuşak dokulardan iyon tüketimi ile durum daha da kötüleşebilmektedir.64 Allerjik rinit ve astımda histamin salınımına neden olan IgE uyarısına cevap olarak artan intrasellüler Ca konsantrasyonları Mg ile antagonize edilebilmektedir. Astımdaki bronkospazm (intraselüler Ca artmıştır) Mg ile antagonize edilmektedir.64 Mg nöromüsküler blokaj yaparak solunum depresyonu yapar. Bronkodilatatör etkisi multifaktöriyeldir. Vasküler düz kaslarda olduğu gibi Ca antagonistliği ile kolinerjik sinir uçlarında asetilkolin ve mast hücrelerinden histamin salınımını inhibe eder. Özellikle akut astım ataklarinin tedavisinde Mg kullanımı başarılıdır. Rolla ve ark. Mgun bronkodilatatör etkisini araştırmışlar ve MgSO4 infüzyonundan sonra FEV1in belirgin olarak arttığını saptamışlardır. Fakat bu etki salbutamole göre daha kısa süreli ve düşük bulunmuştur. Okayama ve ark. şiddetli astmatik ataklarda Mg infüzyonunun (0,5 mmol/min MgSO4) bronkodilatatör etkisi olduğunu göstermişlerdir. Sydow ve ark. yaptığı çalışmada yüksek doz MgSO4, klasik tedavinin yetmediği, mekanik ventilasyon uygulanan, ağır status astmatikuslu hastalarda etkili bir tedavi şeklidir. 10-20 g MgSO4 1 saat içinde iv verilmiştir. Hastalarda 1 saat içinde pik havayolu basıncı ve inspiratuar akım direncinde anlamlı düşme gözlenmiştir. Sonuç olarak MgSO4 perfüzyonu reaktif hava yolu hastalığında yeni bir tedavi olanağı sağlayabilir.64 Mg, hipokseminin indüklediği pulmoner hipertansiyonu engeller veya azaltır. Abu-Osba ve ark. persiste pulmoner hipertansiyonu olan ve konvansiyonel tedavinin yetersiz kaldığı 9 yenidoğanda MgSO4 etkisini çalışmışlardır (1,6 mmol/kg bolus ve 0,16-0,4 mmol/kg/saat idame). Alveolo-arteriyel oksijen farkına [(A-a) DO2] göre infantlardan birinin mortalitesi %94ün üzerinde, diğer 8 yenidoğanın %100 olarak öngörülmüş. Bu hastalarda arteryel oksijen basıncı (PaO2), oksijen satürasyonu ve pH
39 düzeylerinin Mg grubunda kontrol grubuna göre daha düşük olduğunu ve kalp hızı ile sistolik arter basınçlarında daha az değişiklikler görüldüğünü saptamışlardır.66 İnsanlarda nöromüsküler, otonomik ve psikolojik eksitabilite semptomları ile prezente olan nöronal hipereksitabilite sendromu, Mg kullanımı ile ortadan kalkabilmektedir. Buradaki üzerinde durulan etki mekanizmasının, katekolaminlerin depolanmasını ve salınımını engellemiş olduğu yönündedir. Ayrıca nöronal hiperekstabilite sendromunda katekolaminlerin indüklediği Mg kaybı ve yumuşak dokulardan iyon tüketimi ile durum daha da kötüleşebilmektedir.64 Allerjik rinit ve astımda histamin salınımına neden olan IgE uyarısına cevap olarak artan intrasellüler Ca konsantrasyonları Mg ile antagonize edilebilmektedir. Astımdaki bronkospazm (intraselüler Ca artmıştır) Mg ile antagonize edilmektedir.64 Mg nöromüsküler blokaj yaparak solunum depresyonu yapar. Bronkodilatatör etkisi multifaktöriyeldir. Vasküler düz kaslarda olduğu gibi Ca antagonistliği ile kolinerjik sinir uçlarında asetilkolin ve mast hücrelerinden histamin salınımını inhibe eder. Özellikle akut astım ataklarinin tedavisinde Mg kullanımı başarılıdır. Rolla ve ark. Mgun bronkodilatatör etkisini araştırmışlar ve MgSO4 infüzyonundan sonra FEV1in belirgin olarak arttığını saptamışlardır. Fakat bu etki salbutamole göre daha kısa süreli ve düşük bulunmuştur. Okayama ve ark. şiddetli astmatik ataklarda Mg infüzyonunun (0,5 mmol/min MgSO4) bronkodilatatör etkisi olduğunu göstermişlerdir. Sydow ve ark. yaptığı çalışmada yüksek doz MgSO4, klasik tedavinin yetmediği, mekanik ventilasyon uygulanan, ağır status astmatikuslu hastalarda etkili bir tedavi şeklidir. 10-20 g MgSO4 1 saat içinde iv verilmiştir. Hastalarda 1 saat içinde pik havayolu basıncı ve inspiratuar akım direncinde anlamlı düşme gözlenmiştir. Sonuç olarak MgSO4 perfüzyonu reaktif hava yolu hastalığında yeni bir tedavi olanağı sağlayabilir.64 Mg, hipokseminin indüklediği pulmoner hipertansiyonu engeller veya azaltır. Abu-Osba ve ark. persiste pulmoner hipertansiyonu olan ve konvansiyonel tedavinin yetersiz kaldığı 9 yenidoğanda MgSO4 etkisini çalışmışlardır (1,6 mmol/kg bolus ve 0,16-0,4 mmol/kg/saat idame). Alveolo-arteriyel oksijen farkına [(A-a) DO2] göre infantlardan birinin mortalitesi %94ün üzerinde, diğer 8 yenidoğanın %100 olarak öngörülmüş. Bu hastalarda arteryel oksijen basıncı (PaO2), oksijen satürasyonu ve pH
www.UlusalTezMerkezi.net internet sitesi akademik bilgiye erişimi kolaylaştırmak amacıyla kurulmuştur. YÖK ile herhangi bir bağlantısı yoktur. Tezlerin aranılan anahtar kelime ile ilgili bölümleri adil kullanım hakkı çerçevesinde, kanunlara uygun olarak yayınlanmaktadır. Herhangi bir ticari kar etme amacı olmaksızın sadece bilgiye erişimi hızlandırmak amaçlıdır. Istek, Sikayet, Oneri: [email protected]Tamam